TÖSED YILIN İLK TOPLANTISINDA BAŞBAKAN YARDIMCISI LAURETTE ONKELINX VE SENATÖR FATMA PEHLİVANI MİSAFİR ETTİ
16 mart akşamı Belçika´nın en görkemli lobi ve iş kulübü “Cercle de Lorraine” salonlarında düzenlenen toplantı TÖSED yeni yönetim kurulunun ilk etkinliği idi.
SEÇKİN DAVETLİ
Toplantının onur konukları Belçika politik hayatında uzun yıllardır Adalet ve Sağlık ve sosyal Yardım Bakanlığı koltuğunu ışgal etmiş olan Bayan Laurette Onkelinx, Gent senatörü Fatma Pehlivan, Brüksel Bölge Hükümeti Devlet Bakanı Emir Kır, TC Büyükelçisi Ismail Hakkı Musa, Brüksel Başkonsolosu Mehmet Poroy, AB delegasyonu daimi temsilci yardımcısı Mustafa Turan idi. Türk ve Belçikalı 85 kişinin katıldığı toplantı bize TÖSED´in eski günlerini hatırlattı . Toplantıya misafir olarak Türk kökenli siyasilerden Sait Köse, Halis Kökten, Derya Alıç da katıldı.Yeni Başkan Yılmaz Özcan ve ekibi gayet güzel ve özenli bir organizasyona imza attılar.
YILMAZ ÖZCAN
Başkan Yılmaz Özcan açış konuşmasında önce günün acı olayı ve ulusal yas durumuna değinerek İsviçre´deki otobüs kazasında hayatlarını kaybeden 28 Belçika vatandaşı ve Afganistan´da meydana gelen helikopter kazasında ölen 12 Türk askeri için bir dakikalık saygı duruşuna davet etti misafirleri. Daha sonra hoşgeldin konuşması yaparak toplantının konuşma teması hakkında bilgi verdi: ” Dünyada rekabet gücü daha yüksek bir Avrupa için kadın hakları”.
BÜYÜKELÇİ İSMAİL HAKKI MUSA
Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçisi İsmail Hakkı Musa, İsviçre´de ki kazada hayatlarını kaybedenler için Belçika Türk toplumunun ve Türkiye´nin taziyelerini bildirdi. Olaydan duyulan acı ve üzüntüyü dile getirdi. Daha sonra 1840 yıllarından beri Türkiye ve Belçika arasında mevcut dostuk bağlarından bahsetti ve AB´ye giriş sürecinde Belçika´nın Türkiye´ye karşı gösterdiği desteğe değinerek, Türk hükümetinin ve Türk Devleti´nin memnuniyetini dile getirdi.
LAURETTE ONKELİNX
Belçika Federal Hükümeti Başbakan Yardımcısı (ve Saglık ve Sosyal Yardım Bakanı) bayan Laurette ONKELİNX yaptığı ilginç konuşmada Belçika´nın AB´de ve dünya ekonomik konjonktüründeki yerini belirtti: Belçika´nın AB ülkleri arasında bütçe açığı % 2,8 ile en iyi durumda olan ülkeler arasında bulunduğunu, girişimci ce prodüktiv bir ülke olduğunu, dünya yüzünde inovasyon kabiliyeti ile 5.ci , dizayn (tasarım) sahasında dünya sıralamasında ilk on ülke arasında bulunduğunu vs..anlattı. AB ve Türkiye konusunda sayın Onkelinkx aynen şöyle söyledi :” Türkiye doğal bir içgüdü ile AB´ye bağlı bir ülkedir. Belçikada yaşayan Türkler ,kendi özelliklerini yitirmeden,tam 50 yıldanberi Belçika toplumuna entegre olmak için gayret göstermektedirler. Türkiye´nin AB´ye entegre olması şiddetle arzulamakta ve hayal etmekteyim. Unutmayalım ki Türkiye´nin AB´ye giriş sürecinde kamuoyunun da çok büyük bir önemi ve etkisi vardır. Türkiye´nin AB´ye girmesi demek bu Hiristiyan Toplumun içine bir Müslüman toplumun katılması demektir. İçte bu husus bazı korku ve endişeleri birlikte getiriyor! Bu konuda Türkiye´ye ve bize büyük görevler düşüyor. Toplumumuza enterkültüralite ( çeşitli kültürlülüğün) bir zenginlik olduğunu iyice anlatmalıyız. Bildiğim kadarı ile Belçika´da yaşayan Türklerin %50´den fazlasının Belçika uyruğuna geçmiş olmalarıdır. Ve Belçika Türkleri laiklik kuralına ve prensibine bağlı bir toplumdur. Ben daima Türkiye´nin AB kounusunda gönüllü elçisi olduğumu bilmenizi istiyorum. ” Bakan Onkelinkx´in bu içten ve samimi konuşması büyük alkış topladı.
FATMA PEHLİVAN
Gecenin son konuşmasıcı Gent Senatörü Fatma PEHLİVAN idi.. Fatma hanım kadının AB ve dünyadaki yerini ve önemini belirten istatistiki rakamlarla donatılmış bir konuşma yaptı.Konuşmasını şu şekilde özetleyebilirz: ” AB ülkelerinde kadin-erkek eşitliği konusu daha tam bir şekilde çözümlenememiştir. Bu ülkelerde şirketlerde ve devlet dairlerinde üst düzey yönetim makamları büyük bir çoğunlukla erkekler tarafından işgal edilmektedir. Oysaki tam yüz yıldır kadının emansipasyonu konusunda gayret sarfedilmektedir. AB Komisyonu nihayet Eylül-2010´da kadın-erkek eşitliğini ileri bir seviyeye getirecek 5 yıllık stratejik bir planı hayata geçirmiştir. Finans ve ekonomi dünyası da erkeklerin hakimiyeti altındadır. Hükümet ve parlamentolarda kadınlar azınlıktadır. Kdın-erkek eşitliği sadece kanunlarla düzene sokulacak bir durum değildir. Önce toplumdaki mantalitenin değişmesi gerekir. Aile içinde ebeveyinler ve okullarda öğretmenler çocuklara eşitlik mefhumunu doğal olarak aşılamalıdırlar. Kadın bağımlılıktan kurtuılmalı ve ekonomik özgürlüğüğüne kavuşmalıdır. 1957 yılında imzalanan Roma antlaşmasına göre ,aynı görevde olan ve aynı işi yapan kadın ve erkeğin kazandığı maaş da aynı seviyede olmalıdır . Oysaki bugün hâlâ Belçika´da kadınlar erkeklerden ortalama %8,9 oranında daha az maaş almaktadırlar tam günlük bir mesai için. Bir başka etüde göre ise kadınların aylık maaşı ortalama olarak erkeklerden %23 oranında daha düşük ! Oran ne olursa olsun bır kadının erkekten daha düşük maaş alması kabul edilebilecek bir durum değildir . 21 asırda kadın-erkek eşitliği her sahada uygulanmalıdır……”
Başkan Yılmaz Özcan bu denli kaliteli etkinliklerin devam edeceğini, ilerideki toplantılara Belçika Başbakanını ve bazı bakanları, Türkiye´den de birkaç bakanı davet etmeyi düşündüklerini belirtti ve gecenin organizasyonunda rol alan yeni yönetim kurulu üyelerini tanıttı misafirlere. Toplantıya katılanların memnuniyeti yüzlerinden okunuyordu.
Yaşar Tümbaş