Avrupa Birliği'nin Türkiye politikaları konularında bilgi alış verişinde bulunmak üzere düzenlediğimiz akşam yemeğine katılımınızdan onur ve mutluluk duyacağız.
Avrupa Birligi Komisyonu Genişleme Genel Direktörlüğü Türkiye Birimi Başkanı
Sn. Jean-Christophe Filori onur konuğumuz ve konuşmacımız olacaktır.
AB Komisyonu'nun 2012 Türkiye İlerleme Raporu için:
à İngilizce : http://bit.ly/Wrsg9A
à Türkçe : http://bit.ly/Xi3Thb
Etkinliğimize konuklarınızın katılımından da büyük memnuniyet duyarız.
-------
TÖSED - BUSINESSTÜRKAvrupa Birliği ve Türkiye politikaları "Turkey's Road Map to EU" konulu yemekli toplantı düzenledi.
Avrupa Birliği'nin Türkiye politikaları konularında görüşlerini davetlilerle paylaşan, Avrupa Birliği Komisyonu Genişleme Genel Direktörlüğü Türkiye Birimi Başkanı Jean-Christophe Filori BUSINESSTÜRK'ün onur konuğuydu.
Château Sainte-Anne'de düzelenen BUSINESSTÜRK – (TÖSED) Başkanı Yılmaz Özcan, Yönetim Kurulu ve üyelerin katıldığı program'da önemli mesajlar verildi.
Başkan Yılmaz Özcan yaptığı açılış konuşmasında “BusinessTürk-Brussels’in bu yeni etkinliğine hoş geldiniz. Bu akşam Sayın Jean-Christophe Filori’yi “Türkiye’nin AB üyeliğinin yol haritası” temasında konuşmacı olarak ağırlamaktan onur ve sevinç duyuyoruz. Sayın Filori Türkiye’yi iyi tanıyor ve Türkçe’yi anlıyor. Daha önemlisi, Türkiye’yi sadece lisan açısından değil, her açıdan anlıyor. Jean-Christophe Filori Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin başlatılmasına yol açan önemli dönem boyunca, Komiser Günther Verheugen’in kabinesinde önde gelen bir görevdeydi. Bugün Avrupa Komisyonu Türkiye Takımı Başkanı olarak görev yapmaktadır. Avrupa Komisyonu'nun Türkiye yıllık ilerleme raporları onun sorumluluğu altında hazırlanıyor. Sayın Filori’nin, Türkiye’nin demokratik, ekonomik ve sosyal ilerleme ve aynı zamanda hataları ve eksiklikleri konularında derin bir görüş açısı var. Sayın Filori, Sayın Konuklar, Hepimizin mesleki ve günlük hayatımızda gözlemlediğimiz ve tecrübe edindiğimiz gibi, küresel ortam hızla değişiyor. Avrupa da değişiyor, Türkiye de... Sonuç olarak iki vitesli bir Avrupa Birliği ortaya çıkmaktadır. Avrupa’nın uluslararası sahnede, mevcut ekonomik ve kurumsal sorunlarını çözeceğine ve daha güçleneceğine eminim. Bazı Avrupa ülkelerinde Türkiye hakkında haksız önyargılara sahip kesimler olduğunu biliyoruz. Türkiye'de de AB hedefi konusuna karşı duygusal tepki içindeki vatandaşların sayısı günden güne artmaktadır. Türkiye'de, Avrupa bütünleşme sürecinin kendine has özelllikleri dikkate alınmadan, AB konusundaki şühpecilik artmaktadır. Türkiye'nin demokratik geleceği, sosyal gelişmesi ve ekonomik gücü temelinde doğru bir analiz, Türkiye’nin AB üyeliğinin önemini vurgulamaktadır. Türkiye'de bazen bazı vatandaşlar, AB üyeliğinin ülkenin geleceği için önemini iyi anlayamıyor. AB’ye üye olmayan bir Türkiye, AB'nin siyasi sisteminden ve AB nezdinde bir karar alma sürecinden dışlanıyor. Ancak, küresel gerçekler açısından, Türkiye üye olmasa da, AB politikalarının etki alanındadır. Bugün bu üyeliğin önündeki sorunlar, kısmen Türkiye'nin kendi hataları, kısmen AB'nin eksiklikleri nedeniyle oluşmaktadır. Hepinize tekrar hoş geldiniz diyorum, katılımınız için teşekkür ediyorum» dedi.
Avrupa Birliği Komisyonu Genişleme Genel Direktörlüğü Türkiye Birimi Başkanı Jean-Christophe Filori, BUSINESSTÜRK – (TÖSED) Başkanı Yılmaz Özcan'a teşekkür ederek başladığı konuşmasında Türkiye AB ilişkilerinden umutlu olduğunu ancak daha çok işlerin yapılması gerektiği'nin altını çizerek, «Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinin çok uzun olmasının nedenlerinden bir tanesinin, Türkiye'deki çok kutupluluk nedeniyle reform sürecinin yavaş işlemesi olduğunu savundu.
Filori, «Hükümet tarafından çözülmesi beklenen üç büyük problemi yeni Anayasa, Kürt Sorunu ve Kıbrıs sorunu olarak» sıraladı.
Filori, AB tarafının gerekenlerin yapılması için yoğun mesai harcadığını, aynı çabayı Türkiye’den de beklediklerini ifade etti. Örneğin düşünce ve ifade özgürlüğü ve temel haklar gibi alanlarda, Türkiye’den gerekli adımları atmasını istedi. Filori ayrıca süreçte Türk iş dünyasının oynadığı rolün çok önemli olduğunu sadece ekonomik, yatırım, istihdam ve ticaret alanlarında değil, siyasi ve sosyal haklar konusunda da Türk iş dünyasının, hükümete gerekli baskıyı yapmasını istedi. Türkiye’nin AB üyeliği için elinden geleni başkaları için değil, kendisi için yapması gerektiğini ifade eden Filori, önümüzdeki dönemde ilişkilerin gelişmeye başlaması ile daha olumlu bir havanın oluşacağına da inandığını kaydetti»
Filori’nin soruları cevaplamasıyla program sona erdi.
|